Merhaba düğünlerde takı töreni sırasında ortadan kaybolan, ancak pasta ve limonata servisini de asla kaçırmayan havalı insanlar topluluğu.
Herkes hazır mı? O halde başlıyorum...
1-) AYAKTA TAKILAN DELİKANLILAR:
Genellikle ''damadın mahalleden arkadaşları'' sıfatı ile düğüne sızan ve tüm akşam boyunca kapı kenarında pusuya yatmış bir şekilde ayakta bekleyen bir canlı türüdür.
- Yaşama Alanı: Düğün salonunun kapı kenarı.
- Ayırt Edici Giysisi: Kumaş pantolon, göğsü açık tek renk gömlek, sivri burun ayakkabı. (yakınlık derecesine göre ceket giyinmiş de olabilir.)
- Beslenme Şekli: Düğün boyunca sigara içer. Pasta yemez ancak çerez ikramını da asla kaçırmaz. Duruma göre mutlaka gizlice alkol tüketir.
- Hareket Kabiliyeti: Minimum düzeydedir. Ayakta takılır. Kanında bulunan alkol oranı yeterli düzeyde arttığında ise ''bu sene de bekar gezelim'' isimli şarkıda coşar.
- Tehlikeli Yanları: Gözleri keskindir. Bu nedenle düğün salonu içinde bulunan genç kızları göz hapsine alır. Şayet anahtarlığında lazer varsa, dans eden kızın çeşitli bölgelerine lazer tutacak kadar saldırganlaşır. Saatler ilerledikçe kızlardan birini seçer ve yanındakilere ''yengeniz'' diye ilan eder. Düğün sonunda kavga çıkarma olasılığı yüksektir.
2-) DÜĞÜN KIZLARI:
Genellikle ''gelinin bekar arkadaşları'' sıfatı ile düğüne sızan ve tüm akşam boyunca dans etmek suretiyle dikkatleri üzerine çekmeye çalışan bir canlı türüdür.
- Yaşama Alanı: Düğün salonu dans pisti veya ''özellikle'' kapıya yakın olarak seçilmiş bir masa.
- Ayırt Edici Giysisi: Allı pullu bir elbise. Ancak mutlaka saçlar maşalı veya toplatılmış olmalı. Topuklu ayakkabı giyer. Abartılı makyaj yapmıştır.
- Beslenme Şekli: Düğün pastası ve limonata.
- Hareket Kabiliyeti: Çok hareketlidir! Özellikle oryantal ve çiftetelli uzmanıdır. Gece boyunca asla yerinde durmaz.
- Tehlikeli Yanları: Gözleri keskindir. Bu nedenle ''Ayakta Takılan Delikanlılar'' türünün fazlasıyla farkındadır. Sürekli ''acaba bakıyorlar mı?'' endişesi taşıdığı için mutlaka poz verir gibi duruşlar sergiler. Düğün sırasında sürekli gelini çekiştirir. Dedikoducudur. Gece sonuna kadar en az bir aşık edinmek için uğraşır.
Şimdi bu iki canlı türü düğün başladığı andan itibaren inanılmaz bir hızla etkileşime geçmeye başlarlar. Kişiler arasında yazılı olmayan kurallar vardır. Mesela kimse kimsenin ''kesiştiğine'' bakmaz. Haberleşme ise genellikle ''ulak'' olarak kullanılan çocuklar tarafından sağlanır.
Çocukken ''ulak'' olarak bir dönem görev yapmışlığım var. Bu nedenle ciddiye alın beni! Gülmeyin! Gülmeyin bana!
Çünkü ben, görevinin bilincinde olan bir ulaktım. Sayemde yuvalar kurulabilir, belki de ufacık bir çikolatayı alamadım diye daha kurulmadan yıkılabilirdi...
Fakat işin asıl ilginç yanı, ziyaretlerim sırasında gruplar arasında yapılan ufak konuşmaları bir iki bozuk para karşılığında karşı tarafa ispiyonluyor oluşumdu...
Çocukken ''ulak'' olarak bir dönem görev yapmışlığım var. Bu nedenle ciddiye alın beni! Gülmeyin! Gülmeyin bana!
Çünkü ben, görevinin bilincinde olan bir ulaktım. Sayemde yuvalar kurulabilir, belki de ufacık bir çikolatayı alamadım diye daha kurulmadan yıkılabilirdi...
Fakat işin asıl ilginç yanı, ziyaretlerim sırasında gruplar arasında yapılan ufak konuşmaları bir iki bozuk para karşılığında karşı tarafa ispiyonluyor oluşumdu...
X: Amaçsız? Gel kız buraya! Sen kağıdı verirken ne konuşuyorlardı?
Amaçsız: Bilmem ki.
X: Nasıl bilmezsin? Anlatsana kızım! Bak sana 1 TL. veririm.
( 1 TL. mi? Büyük para doğrusu!)
Amaçsız: İşte bu Y abla var ya hani... Konuştuğu çocuk varmış.
X: Kim? Kimmiş o?
Amaçsız: Hüsniye teyzenin oğlu var ya hani. Oymuş.
X: Vay şerefsiz! Bi kıza bak, bi herife bak!
(yanındaki arkadaşlarına dönerek) Abi bu akşam o pisliği dövüyoruz. Hem kavga çıksın namımız yürüsün dimi?!
Gece sonunda gerçekten de kavga çıkmıştı. :)
Her ne kadar işin etik ahlakına aykırı olarak hareket etmiş olsam da, neticede çocuktum ve teknoloji henüz gelişmemişti... Mesela şimdi whatsapp var, ne bileyim var da var yani. O zamanlar ulaklara saygı büyüktü. Çok para kaldırdık o dönem. :) asdafsdaf :)
Ahaha ama şimdi biz para kaldıramıyoruz. Ya da ben ulaklıktan para kazanılacak yaşı baya bi sene önce geçmiş de olabilirim. Olsun o zaman da para kaldıramıyodum :D
YanıtlaSil@Miss Vampiring: Teknolojinin gelişmesinden en çok biz etkilendik zaten :) Ulaklar unutuldu. Ben son temsilcilerdendim :p
YanıtlaSil