4 Haziran 2012 Pazartesi

TOPLU TAŞIMA ARAÇLARI...


 

1. KISIM: HALK OTOBÜSLERİ


Merhaba bir merdiven altı boşluğu umarsızlığındaki okuyucularım.

Bilindiği üzere otobüs, minibüs, metrobüs, metro, taksi, vapur, tramvay... (oha biri beni durdursun!) gibi araçlarla yapılan taşımalara toplu taşıma diyoruz.

(Sözlük yazarı olmanın zararları vol1: her yazıya tanım yaparak başlama zorunluluğunu hissetmek.)

Her gideceği yere tıkış tıkış otobüslerle giden biri olarak, çocukluğumdan beri taksiye binen kişilere hep özenmişimdir. Taksiye bindiğim ender anlarda ise, kendimi hep 'bir şey' zannetmeye başlarım. Taksi şoförüne ''öndeki arabayı takip et! yoksa kız ölür!'' diyesim gelir, fakat susarım...

Tüm bu özenti taksi fetişime rağmen, halk otobüsleri kadar samimi araçları ben hiç görmedim. Ne o metrobüsün içine sinmiş yoğun ter kokusu, ne de minibüs şoförlerinin kavgaları asla ama asla bana o eğlenceli ortamı veremiyorlar dudu yüzlülerim.

Bir kere halk otobüslerinde 'muavin' dediğimiz abiler vardır. Kendileri genellikle yakası açık gömlekler giyen bıyıklı kişilerdir. Tek ve en mühim görevleri ise ''bir şey yapmamaktır''. Eylemsizlikten sıkıldıkları anlarda ise, ”evet çıkartıyoruz çantaları, arkaya ilerliyoruz, arkadan binenler de akbilleri yolluyor haydi milleeeet” diyerek yolcuları heyecanlandırırlar.

Halk otobüsüne binen her yolcu inerken ''bir daha bu otobüslere binersem amıma kosunlar!'' tarzında çirkin laflar ederler ve bir sonraki günün sabahı kendilerini gene halk otobüsünün şefkatli fakat yorucu kollarına atarlar. (bknz : ben)

Halk otobüsüne binen yolcular zamanla ruhen deforme olurlar ve üstlerine bir 'kabullenmişlik' havası çöker. Artık kalabalık yüzünden ineceğin durağı kaçırmanın acısını hissetmez hale gelir bu kişiler. ( -ki ben senelerdir duraklarda inmeyi beceremediğini iddia eden daimi yolcular biliyorum. -)

Halk otobüsü şoförleri de tıpkı muavinler gibi gömlekli ve bıyıklı kişilerdir. Fakat kendilerini diğer şoförlerden farklı kılan tek özellikleri, bugüne kadar hiç bir yolcunun otobüs içinde göremediği boş alanı fark etmek ve akabinde o esrarengiz yere yolcu almaktır. 

Halk otobüslerinde yaşanan esrarengiz olaylar da vardır sevgili gürbüz okuyucularım. Mesela, 3 yolcu bir olup da bir otobüs camını açmayı beceremezler. Evet, halk otobüslerinin camları açılmaz ve bu durum da olaya suni bir hamam havası katar. Rejim olarak halk otobüsüne binen kişiler olduğuna da inanan biri olarak, halk otobüsü camlarının sarsılmaz karizması altında saygıyla eğiliyorum.

Halk otobüslerine dadanan Fordus Maganduslara değinmeden, bu yazımı buraa bitiriyorum sevgili kalp çarpıntılarım. Üzülmeyin. Devamı gelecek... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder