Hala buralarda bir yerlerde misin yoksa?
En son 18 Aralık 2016 yılında yazı yayınladığım bu blog, çok sevdiğim bir yer olması nedeniyle bunca yıldan sonra bir vedayı hak ediyor bence. Yazıları veya bloğu silmeye elim hiç gitmiyor, zira o zamanlar olduğum kişiye ihanet etmek istemiyorum. Bazen, acaba buradan ıslık çalmaya devam etsem mi diye düşünsem de, sanki burada ki o delişmen neşeyi bozmak istemiyor gibi hissediyorum. Artık öyle olmadığımdan değil, sadece uzun zamandır sohbet etmediğim bir dostla yeniden nasıl başlayacağımı bilemediğimden galiba. Bir de artık hiç kimsenin uzun uzadıya blog yazısı okumadığını, buna sabrının kalmadığını bildiğimden galiba. Yani sonuçta ben kendi kendisiyle de neşeli muhabbetlerine sıkılmadan devam edebilen biriyim hala.
Evet, veda diyordum en son. Unutmadım.
Veda etmeyi de hiç beceremem bu arada. Fakat bilmeni isterim ki sevgili okur, her şey yolunda. Evlendim ve anne oldum hatta. Oğlum 4 yaşında. Gözlerindeki muzip parıltılardan bana benzediğini anlayabiliyorum. ''Ne? Plan mı yaptın? Yoksa pilav mı yaptım diyorsun? (ha ha ha)'' şeklindeki ilk espri denemelerine bakılırsa, sarkastik şakalarıma ayak uydurabilecek gibi duruyor.
Ve son olarak; okuduğun için teşekkürler. Belki bir gün yeniden bir şekilde karşılaşırız.